KARA OZAN

Ozan.

DOĞUMU:   Asıl adı Eshabil Karademir olan ozan, 1947 yılında Maraş’ta doğdu.

KÜÇÜK YAŞTAN BERİ: Küçük yaştan beri şiirler yazıp,  saz çaldı.

ÖRNEK ALDI:  Karaozan, 1971 yılında Bahattin Karakoç, Şevket Bulut ve Hayati Vasfi Taşyürek ile tanışarak bu ozanları  kendine örnek edindi.

USTALARI: Hayati Vasfi Taşyürek ve aşık Akif Timurhan Zevraki’dir.

PROGRAMLAR YAPTI:   Aşıklarla ilgili TV’lerde program hazırladı ve sundu.

ÖDÜLLERİ: Konya’da düzenlenen Aşıklar Bayramı ve Kars Murat Çobanoğlu şenliklerine katılarak ödüller aldı.

----------------------------------------------------------------

şiirinden örnek

ÇÖZÜLMÜYOR Kİ

Soyha çıhasıca gara gaderim

Bana deri olmuş yüzülmüyor ki

Ayrımı açmayan şernaz gaderim

Şemreye uğrayıp büzülmüyor ki

Bu leymuni huylu çarhıd gapılı

Otuz üç senedir bana dapılı

Kestepor duruşlu, giynuk yapılı

Utanıp arlanıp üzülmüyor ki

Çok intizar eddim dudduramadım

Yakamı elinden pıddıramadım

Cemakana koydum saddıramadım

İpe sapa gelip düzülmüyor ki

Bir çintik biticik yüzüme gülmez

Uğundurur ama amanı bilmez

Gıran giresice hasd’olup ölmez

Teneşire yatıp süzülmüyor ki

Kul Karaozan’ı terk edesice

Bedeninin suyu çekilesice

Gözünün elifi dökülesice

Kördüğüm olmuş da çözülmüyor ki

              Karaozan

------------------------------------------------------

KELİMELER

Çarhıd gapı:  Eski, örtülse de açık kalan kapı.

Bana dapılı:  Bana tapulu.

Elinden pıddıramadım: Elinden kurtulamadım.

Çintik: Kenarı yontulmuş, kesilmiş. Çentik:  (Türkiye Türkçesi Ağızları )

Biticik: Bir parça, azıcık, biraz. (Maraş - Sivrihisar – Eskişehir - Merzifon -Amasya - Adana - Tekkeköy –Denizli yörelerinde kullanılır.) 

Gıran giresice: Bulaşıcı bir hastalığa yakalanmasını temenni ederek verilen beddua.  (kümes hayvanlarında olan bir tür hastalık) 

Gözünün elifi:   Gözün en can alıcı noktası.