http://sairlermaras2.blogspot.com.tr/

21 Temmuz 2014 Pazartesi

DERDİÇOK


ASIL ADI: Ömer Lütfi Pişkin.

SOYU: Hacı Tıfıloğullarından Hafız Mehmet Efendi'nin oğludur.

DOĞUMU:  Maraş İlinin  Elbistan İlçesinin Kızılcaoba Mahallesinde 1874 yılında  doğdu.

ÖĞRENİMİ: Okuma yazmayı imam olan babasından öğrendi. Şiire ve aşıklık geleneğine küçük yaşlarda ilgi duymaya başladı. Ancak babasının istediğinin tersine ilk zamanlarda dini görevlere yönelmedi.

NEDEN DERDİÇOK: Çocukken kolunun kırılması nedeniyle Derdiçok mahlasını aldı.

ALANI:   Derdiçok, sevda ağırlıklı şiirleriyle öne çıktı. Yörede, dönemin değişik aşıklarıyla da karşılaşan Derdiçok’un, öteki aşıklar gibi alışılagelmiş gezici özelliği yoktu.

YÖRE: Yetiştiği çevrenin mahalli söyleyiş biçimlerini ve deyimlerini şiirlerinde ustalıkla kullanmıştır.

GÖREVİ:   Yaşamını sürdürebilmek için yöredeki köylerde uzun yıllar imamlık yaptı.

ÖLÜMÜ: 1937 Yılında Maraş İlinin Elbistan İlçesinde vefat etti.

ASRIN OZANI:    Prof. Dr. Fuat Köprülü O’nun için  “Elbistanlı Derdiçok da bazen asıl halk zevkine yaklaşan şiirleriyle aşık edebiyatının asrımızdaki son değerli örneklerinden sayılabilir.”diyor.
DEĞERİ: Arif Nihat Asya Adana’da çıkardığı Görüşler dergisinde: “Derdiçok, zamanının en büyük halk şairiydi. Değeri;  Dertli’lerle, Gevheri’lerle hatta Karacaoğlanlar’la karşılaştıracak kadar yüksektir.” Diyor.

SINIRI AŞTI: Döneminin usta şairi olan Elbistanlı Derdiçok’u; yarım yüzyıldan buyana ulusal Halk Hikayeleri, Halk Ozanları  seri yayınlarında yayınlanan kitaplardan öğrendik.
Derdiçok, doğduğu yerin sınırını aşmış ve Türk Halk Edebiyatı’na ulaşmış, Türkiye’nin Derdiçok’u olmuştur.
Ulusal bir ozan olduğu, edebiyat profesörleri tarafından edebiyat sayfalarına işlenmiştir.

ESERİ: Ozanımız, o günün şartlarında şiirlerini kitaplaştıramadı. Fakat ölümünden sonra şiirleri ve yaşamı değişik kişilerce değerlendirildi (1).

------------------------------------------------------

şiiri

1.

Kokuşun

Sanıyom kokuşun yayla çiçeği
Gülde misin gülde misin gülde mi
Böyle m'olur güzellerin koçağı
Dilde misin dilde misin dilde mi

Senin ile gire idim gerdeğe
Oturaydım al tavanlı çardağa
Yürüyüşün benzer gövel ördeğe
Gölde misin gölde misin gölde mi

Çimen misin el değmeden çiğlenen
İnsaf eyle eski derdim yenilen
Arı m'oldun inil inil inilen
Balda mısın balda mısın balda mı

Hele gözleyelim bakak sonuna
Kılavuz et ben düşeyim önüne
Güzel doğru söyle Derdiçok'una
Elde misin elde misin elde mi

-----

2.

Geçmez

Deli gönül dost köyüne uğradı
Gönül nazlı yarin görmeden geçmez
Nazlım gelir imiş karşı karşıya
Elif’i selama durmadan geçmez

Beş sen’ olmuş görmez imiş ilini
Soldurmuş mu soramadım gülünü
Karşı gelip birer birer halini
Bulup bir tenhada sormadan geçmez

Bir söz desem duyar engel karışır
Deli gönlüm korkuyorum alışır
Beş senelik küskün olan barışır
Gönül bir yerlere varmadan geçmez

Sırma ile karıştırmış saçını
İlden ile gezdiriyor göçünü
Kendi bilir Derdiçok’un suçunu
Görüp bir çift cevap vermeden geçmez

-----

3.

Yâra Haber 
Saldım Gidiyom Deyi

Yâra haber saldım gidiyom deyi
Giderse karayı bağlarım demiş
Gelsin nazar etsin gözüm yaşına
Bahar suyu gibi çağlarım demiş

Yas tutar bağlarım alnıma kara
Demiş haber versin durağı nere
Giderse  n'edeyim  ben ardı sıra
Durmam gece gündüz ağlarım demiş

İste suna boylum Allah'tan sağlık
Elbet verir Mevlâ'm bize de beylik
Dostundan istemiş bir âlâ yağlık
Bakar da gönlümü eğlerim demiş

Ağ alnıma karaları bağlayım
Her gün böyle ciğerimi dağlayım
Anam babam yok ki gönlüm eğleyim
Yakar dertli sinem dağlarım demiş

*

Gidersem sevdiğim gelirim geri
Gül oyna karayı bağlama dedim
Kurban olam gözlerinin yaşına
Akıtıp boşuna çağlama dedim

Sağına soluna al yeşil takın
Unutmazsan yeter tuz ekmek hakkın
Etme bu kadar ah durağım yakın
Gelirim görmeğe ağlama dedim

Sensin beni böyle sevdaya salan
Komadın aklımı hep ettin talan
Çıkma kadan alam sözünde yalan
Beni boş'boşuna eğleme dedim

Sadık dost olursa unutmaz yarın
Bütün feda eder olanca varın
Sabreyle sevdiğim olmalı serin
Su serp dertli sinem dağlama dedim

Yürür iken gerdanını ırgarsın
Derdiçok'un ciğerini dağlarsın
Korkarım ki pis nefese uğrarsın
Yas tut zülüflerin yağlama dedim
derdiçok


4.

Her Gün Gönlüm 
İster Seni Görmeyi

Her gün gönlüm ister seni görmeyi
Korkarım arada söz olur deyi
Ala gözlüm sana umut tutarım
Güzelin ikrarı tez olur deyi

Beni öldürücü derdin elemin
Duydukça dilinden tatlı kelamın
Gönder kölen olam kuru selamın
Çekinme boşuna az olur deyi

Hiç mi haberin yok olan işlerden
Yatamıyom kara kara düşlerden
Seni sakınırım uçan kuşlardan
Güzelsin sevdiğim göz olur deyi

Cilvelenir yar karşımda dururdun
Perçeminden bergüzarlar verirdin
Beni görsen elvan elvan yürürdün
Görsün Derdiçok'a naz olur deyi

Derdiçok
......
5.
Ne Diye 
Bağlattın Alnına Kara

Ne diye bağlattın alnına kara
Bilmiyorum yaslı mısın sevdiğim
Çekme beni yeter bu kadar dara
Deli misin uslu musun sevdiğim

Poyraz gibi yükseklerden esersin
Bir söz desem belki bana küsersin
Beni görsen birer birer bakarsın
Sadrıazam nesli misin sevdiğim

Gel dediğim yere gelin erinmen
Beni görüp elvan elvan bürünmen
Neden ikide bir bana görünmen
Kafeslerde besli misin sevdiğim

Halkalı gözlerin kalemdir kaşın
Berk değdi sineme insaf et taşın
Gezdim şu dünyayı bulmadım eşin
Huriler misli misin sevdiğim

Geldi Derdiçok dosta bakmaya
Savaşırken kıyamına kalkmaya
Va'din mi var Kerem gibi yakmaya
Keşiş kızı Aslı mısın sevdiğim

Derdiçok
-----------------------------------------------------


AÇIKLAMA

 (1)  Ölümünden sonra değeri daha da anlaşılan Ozanımız Derdiçok'un Hayatı ve Şiirleri üzerinde duruldu.  Şiirleri; 


a.  Araştırmacılar; A. S. Emirmahmutoğlu - A. D. Özavşar - M. A. Küçükpınar tarafından,  1946 Yılında, Derdiçok ve Şiirleri  adı altında kitaplaştırıldı.  
b. 1955 Yılında,  Derdiçok'un Hayatı ve Şiirleri. adı altında kitaplaştırıldı. 
c.  1993 yılında; Araştırmacı - Yazar Sıddık Demir,
“Afşinli Derdiçok, Hayatı-Edebi Kişiliği ve Şiirleri”
adlı eserinde DERDİÇOK’un hayatını araştırdı ve şiirlerini bu eserinde topladı. 


GÜZEL ŞİİRLER:  4 Mayıs 1992, tarihli Cumhuriyet Gazetesindeki   “40 Bin Yıl Su Altında Cilalanan Destan–2” başlıklı yazısında, Yazar Yaşar Kemal şöyle diyor:
“... Sonra Maraş’a gittim ki ne göreyim, benim Karacaoğlan diye derlediğim şiirler Kul Halil’inmiş.
“Derdiçok diye bir şair var, Maraş’ın Afşin ilçesinden, 1940’lara kadar yaşadığını biliyorum. Derdiçok bir imamdır. Daha yaşarken birçok şiiri Çukurova’da Karacaoğlan’ın oldu...”
-----------------------------------------------------


NOT:  http://www.siirdefteri.com/index.php?sayfa=siir&siir_id=5842

http://www.mehmetgoren.com/yazi_resim.asp?baslik=1062&baslikalt=924&sek=1062http://www.siirdefteri.com/index.php?sayfa=siir&siir_id=5842

adresinden yararlanılmıştır.   *

-----------------------------------------------------




Hiç yorum yok: