Yıllardır üzerinde çalıştığım ve antoloji formatında hazırladığım bu blogger, Maraşlı halk ozanlarını, günümüz ozanlarını, yazarları, akademisyenleri, düşünürleri, devlet adamlarını, tarihi kişilikleri ve Maraş'a hizmet etmiş bireyleri içerir.
http://sairlermaras2.blogspot.com.tr/
14 Temmuz 2014 Pazartesi
MEHMET MORTAŞ
Ozan
DOĞUMU : 1969 yılında Maraş’ın Afşin ilçesinde doğdu.
ÖĞRENİMİ : İlk ve orta öğrenimini Afşin ilçesinde,
YÜKSEK ÖĞRENİMİ: Yüksek öğrenimini, Maraş Sütçü İmam Üniversitesi Afşin MYO Elektrik Bölümünü bitirerek tamamladı. Açık Öğretim Fakültesi Sosyoloji Bölümünü okumaktadır.
Bir kamu kuruluşunda çalışıyor.
EDEBİ HAYATI : Maraş’ta “Bir Edebiyat Yaprağı” isimli sanat edebiyat dergisini bir grup arkadaşı ile çıkardı.
Şiirleri: Bir Edebiyat Yaprağı, İnsan Saati, Kırağı, Harman, Figan, Altın Külah, Genç Kalemşörler, Bengisu, Mefkure, Mavi Çınar, Kurtuluş, Alkış ve Dört Mevsim Düşünce isimli dergilerde yayınlandı.
ESERİ : 'Gölge Boyu Irmak' isimli şiir kitabı vardır.
MEDENİ HALİ : Evli ve iki çocuk babasıdır.
------------------------------------------------------------------------
bir şehir akıyor gazzeye
şehirlerin ruhunu tehcir için gönderdiler
dünyanın kalbine karanlık habisleri ile geldiler
samirinin nefesinden sanrılarla talan için beklediler
yüzlerinde dipsiz kuyudan yapılmış napalm sivilceleri
nasılda belli ediyor bin yıllık sinsiliği
fosforlu bombalar ateşten boyalı
gözlerindeki kinden bataklıklar barut kokarken
dünyanın fani hırsından yapılmış tanklarla
talmutta bahsedilen zulüm için geldiler
alkışlarla attıkları her bombayı yüreğimize
ateşini körüklüyorlardı arzın zebaniler
calut simalı insanların
kangrene dönüşmüş kavminden
kendi cehennemleri ile geldiler
öldürürken kahrolası dili gibi mermilerle
bebeleri
annelerin yüreğindeki gazzeyi talan ederek geldiler
mazlumun arşa yükselen feryadı üzerinde
taştan ve betondan medeniyetleri ile yeryüzüne serildiler
onlar
dünyanın her yerinde lanetlenmiş kelimeleri ile
onlar
kalpleri taş vicdanları talmutta yazılı nil’den fırata kadar
yeryüzünde bozgunculuk yapmayın dendiğin zaman
hümanist çılgın putlar ile geldiler
yeryüzünün zulmedilen mazlum halkları
elbet beklemekteyiz
o günü
o saati
ecel rüzgarları ansızın zalimleri
dizlerinin üzerine çökerttiği zaman
sükutun gözlerindeki kıvılcım
ebabil kuşları gibi geldiği zaman
silahların gölgesinden yapılmış tanrılar
musa’nın asası ile kahredildiği zaman
gazze de ölüm mazlumun ahı ile tartıldığı zaman
işte
ey yeryüzünün acı çeken halkları
anla artık
gazze senin hikayen
kopan bir yaprak gibi düşüyoruz gazzeye
avuçlarımda yanıyor çocukların yanmış yüzü
hangi sözcükleri kullansam merhem olmuyor yarama
kendimi sarıyorum cennetten kundaklara
bir şehit
işaret parmakları ile karşı koyarken tanklara
vurur şakaklarıma kurşun gibi gözyaşı
altımdan çekilir şehirler tarih olur filistinde
vicdanlarımız dolaşır çölleşmiş yüreğimizde
sokakların ölüm kusan saatinde
parçalanmış bir hayat sanma ki kolları bacakları
bize acıyorlar görmüyor musun konforlu mekanlarımıza
bir bir düşüyor mermiye el sallarken bebekler annelerine
cennet kundakları ile sarılıyor dünyadaki amelleri
ey lanetlenmiş zihniyetin modern temayülü
mazlumların üzerinde kurduğun kan ve gözyaşından
ah ederek rablerine yalvaran bitap yüreklerin feryadı
tek başına kalsa da taş atan çocuk
gök deniz ve toprak şahit olacak
soğuk merhametsiz ve kanser gibi yayılan zulmün
zamanda kara lekeler olarak
vaat edilmiş vakte kadar
bumerang gibi seni vuracak
ayaklarımın altından bir şehir kayıyor gazzeye
her damlasında okyanuslar barındıran gözyaşlarımız akıyor
benim memleketimin sararmış başaklar gibi
yanık insanları
korkudan titreyen çocuğun kuş yüreğinde
nazlı gökkuşağı gibi zamansız bir kelimeye
gözyaşları süzülür acının en matemli yerinde
bir bulut geçer rahmet rüzgarından yapılmış helva ile
kalbinde çağıldayan ırmaklar
kelimenin hak için sancak açmış neferi gibi
yeryüzünün zulmedilmiş halkları adına
boynu bükülmüş yetimler adına
zalimlere göğüs geren yiğitler adına
yüreklerinde ağıtlar anadolu diyarından
analar bacılar
güneşte kavruk kavruk yanmış oğullar
maraş akıyor gazzeye
istanbuldan kudüse diyarbakıra
anadolu doğuyor filistin de göğermiş sabah kızıllığına
akıyor halk edilmiş halk
kanıyla cenneti alanların diyarına
Not: Ozan Yasin Mortaş'ın kardeşidir.
-----------------------------------------------------------------------
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder