KİMDİR:
İlim Adamı. İslam Hukukçusu. Fıkıh Profesörü.
DOĞUMU:
Elbistan’da 1862’de doğdu.
SOYU: Fakîhzâde Mustafa Efendinin oğludur.
ÖĞRENİMİ: Kur’an-ı ezberledi ve dört sene Arapça
okuduktan sonra; iki sene Maraş, bir
sene Antep ve iki sene de Urfa medreselerinde ders gördü. Akabinde İstanbul’a
gidip Fatih dersiâmlarından Eğinli Hacı Mehmet ve Hafız Şakir Efendilerden
okuyup icazet aldı. İmtihanla dâhil olduğu Mekteb-i Nüvvab’tan beşinci sınıf
tezkere ile neş’et etti.
GÖREVİ
VE YAPTIKLARI
1. 1900 yılının Haziranında Yemen vilâyetinin
Âb kazası niyâbetine kadı olarak tayin edildi.
2. Kars-ı zü’lkadriye, Demirci, Zeytûn ve
İstanköy kazalarında kadılık görevinde bulundu.
3. 1897’de uhdesine tevcîh olunan İbtidâî
Hariç Bursa müderrisliği görevinde bulunmuş ve
4. 1903’de Hicaz demiryolu madalyasına nail
olmuştur.
·
Vefat
tarihi kesin olarak bilinmemektedir.
*
-----------------------------------------------------------------
KELİMELER:
Mekteb-i Nüvvab / Medreset ül Kudât:
Kadı ve kadı vekilleri yetiştirmek amacı ile açılmış
okullar. (Şimdiki, Hukuk Fakültesi) Bu okullar, Muallimhane i Nüvvab olarak
1853 Yılında açıldı. 1884 Yılında Mekteb-i Nüvvab olarak ismi değiştirildi.
1911 Yılında adı yeniden değiştirilerek Metresed ül Kudât yapıldı.
Şehadetnâme / İcazetname: İlimde ve yazıda tahsilini
bitirenlere verilen belge, diploma yerine kullanılan bir tabirdir.
Tezkere: Bir iş için izin verildiğini
bildiren resmî kâğıt
Niyâbetine: Vekilliğine.
Tevcih: Aşama, makam, mevki verme, terfi
ettirme.
Nail Olmak: Erişmek, ulaşmak, kavuşmak.
Neşet Etmek: 1. Kaynağını bir yerden
almak, doğmak.
1. Meydana gelmek, ilerlemek.
Mekteb-i Nüvvab / Medreset ül Kudât:
Kadı ve kadı vekilleri yetiştirmek amacı ile açılmış
okullar. (Şimdiki, Hukuk Fakültesi) Bu okullar, Muallimhane i Nüvvab olarak
1853 Yılında açıldı. 1884 Yılında Mekteb-i Nüvvab olarak ismi değiştirildi.
1911 Yılında adı yeniden değiştirilerek Metresed ül Kudât yapıldı.
Şehadetnâme / İcazetname: İlimde ve yazıda tahsilini
bitirenlere verilen belge, diploma yerine kullanılan bir tabirdir.
Tezkere: Bir iş için izin verildiğini
bildiren resmî kâğıt
Mükevvenat: Yaratıkların hepsi, kâinat mevcudat
Mevleviyyet : 1.
Bilgelik 2. Müderrislikten sonra gelen
ilmiye sınıfından oluş. 3. Eyâlet kadılığı; yani, bir eyâletin bütün hukuki ve
kazai işlerine bilfiil bakan kadı. "Mevâli" de denir.
Gizem: Sır / bilinmeyen
şeyler, esrarengizlik
Gizem: Sır / bilinmeyen şeyler, esrarengizlik
Gizem: 1. Duyuları
aşan; usumuzun doğal durumunda, varoluşu ve özü bize kapalı, saklı kalan şey.
2. Doğaüstü inanç doğruları.
Gizemcilik (nedir ne demek)
1. Aklın
yetmediği alanlarda ve özellikle Tanrı kavramında, gerçeğe gönül yoluyla veya
bir irade zorlayışıyla ulaşılabileceğini kabul eden felsefe ve din öğretisi,
mistisizm.
2. Tinsel
tutum ve düşünüş; yaşama doğrultusu olarak: 1- Karanlık, gizemle yüklü olana
duyulan aşırı eğilim. 2- Açık olmayan, gizemsel düşünme biçimi. 3- Tanrısal
sezgi yoluyle, algılanamayan doğaüstü gerçekleri yaşama. 4-Tanrı'ya erişme
çabalarının tümü. 5- Yüksek bir gücü kavramak ve eylemlerini bu güce göre
düzenlemek için gerçekliğin üstüne yükselme eğilimi.
Sofi: Tasavvufu
yaşam biçimi olarak seçen kişiye verilen addır. Mutasavvıf da denir.------------------------------------------------------------------------
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder