http://sairlermaras2.blogspot.com.tr/

12 Mayıs 2015 Salı

FATİH EKEN *


DOĞUMU:  1964 yılında, Maraşta doğdu.
ÖĞRENİMİ 
İLKOKUL: Kurtuluş İlkokulunda,
ORTA-LİSE: İmam-hatip Lisesinde okurken altıncı sınıftan ayrılmak zorunda kaldı.
GÖREVİ VE YAPTIKLARI 
Ticarete atıldı. Sırasıyla:
a. Tuhafiyecilik, temizlik malzemeleri alım satımı ve asansörcülük,
b.Kendi adına Hac ve Umre Bürosu işletmektedir.
MEDENİ DURUMU: İki kız, bir oğlan babasıdır.

ESERİ: Çok sayıda  yeteneğin katıldığı bir şiir yarışması düzenledi. Yarışmadan elliden fazla şairin şiirine yer vererek bir şiir antolojisi hazırladı.


11 Mayıs 2015 Pazartesi

MUZAFFER KAPLAN *


KİMDİR: Hüsnü Hat Sanatçısı
DOĞUMU:  1956 yılında, Maraşın  Kadılı (Kale) Kasabasında doğdu.
ÖĞRENİMİ 
İLKOKUL: Kale Kasabası ilkokulunda,
ORTA-LİSE: İmam-hatip Lisesinde,
ÜNİVERSİTE:  Ankara Eğitim Enstitüsünde okudu.. 
GÖREVİ VE YAPTIKLARI 
1997-2007 yılları arasında,
a. Maraşta,
b. Sivasta, öğretmen olarak görev yaptı.  
HÜSNÜ HAT: Sanat ile ilgili olarak 1994 yılından sonra 12 yıl ders aldı.
Odasında iki masası var. Yerine göre bu masalardan uygun olanı çalışmak için kullanıyor. Masalardan biri tamamen deri kaplama. Çizim bunun üzerinde daha güzel yapılır diyor.
Bir masada usanırsam diğerine geçiyorum diyor ama aslolan öyle değil. O andaki çalışmasına hangi masa uygunsa…
DERS: Haftanın belirli günlerinde ders veriyor.
Ders yerleri;
a.   Halk Eğitim Müdürlüğü.
b.   Gençlik Merkezi.
MUSHAF: İran, Suriye, Lübnan, Suudiarabistan basımları dahil olmak üzere 65 ayrı Kur’anı bulunmaktadır. 
MEDENİ DURUMU: Evli.

Dünyanın en önemli Kuranı olarak bilinen 13,5 kğ. Ağırlığındaki Kurana sahip.
Kanuni Kuranı olarak bilinen bu kitabın yazılma süreci şöyle olmuş:
Kanuni Sultan Süleyman'ın emri ile Hattat Ahmet Karahisari tarafından yazılmaya başlanan Kur'an-ı Kerim, 16. yüzyılın en büyük şaheserlerinden birisi olarak kabul ediliyor. Orijinali 61.5x42.5 santimetre boyutunda olan eserin 220 yaprağı 1554-1555 yılları arasında Ahmet Karahisari, 80 yaprağı ise 1584-1587 yılları arasında manevi evladı Hattat Hasan Çelebi tarafından yazılmış. Süslemeleri ve cildi ise 1584-1596 yılları arasında nakkaşlar tarafından tamamlanmış.

Kanuni Sultan Süleyman, 3. Murat ve 3. Mehmet olmak üzere 3 padişah döneminde yazılabilen Osmanlı dünyasının en güzel ve en büyük Kur'an-ı Kerim'inde nakkaşlar, müzehhipler ve ciltçiler tüm hünerlerini ortaya koyarak bu şaheseri ortaya koymuşlar. Ahmet Karahisari Mushaf-ı Şerifi adıyla bilinen Kur'an-ı Kerim, Topkapı Sarayı Müzesi Kütüphanesi, Hırka-i Saadet kitapları arasında 5 numara ile kayıtlı bulunmakta.
----------------------
Not: Sanatçının fotoğrafı eklenecek.
DEĞİŞTİR
-----------------------------------------------------------------------------------------------------

9 Mayıs 2015 Cumartesi

AHMET TEMİZEL *

KİMDİR: Şu anda (2015 tarihi itibariyle), üniversitedeki görevinin yanında,  kendi adına işlettiği özel dershanesinde görevini yapmaktadır.
DOĞUMU:   1964 yılında, Maraşın 
 Yenicekale Nahiyesi, Kötekli Obasında doğdu.

ÖĞRENİMİ 
İLKOKUL: Yenicekale/Yeniköy, Kötekli Obası İlkokulunda,
ORTA-LİSE: İmam-hatip Lisesinde,
ÜNİVERSİTE:  Konya Selçuk Üniversitesi / Fen Fakülsesinde okudu.  
GÖREVİ VE YAPTIKLARI 
a. Konyada,
b. Şavşat ,
c. Antalya lisesinde görev yaptı.  
1991 yılında istifae edip kendi özel dershanesi kurdu. 2011 yılında Antalya üniversitesinde öğretim görevlisi olarak göreve başladı.  

YAZAR:  Çeşitli yayınevine dershane kitapları hazırladı. 

----------------------------------------------------------------

9 Mart 2015 Pazartesi

MUSTAFA KOYUNCU


DOĞUMU: 1944 Yılı Maraş doğumlu. Hani eskilerde çift minareli tek camisi vardı Maraş’ın, işte o mahalleden. Anasına doğumunu sordu da şu cevabı aldı: "Yazdan önceki mevsimdi doğduğun".

İLK OKUL: Turan İlkokulunu bitirdi.

LİSE: İmam Hatip Lisesini bitirdi.

ÜNİVERSİTE: 1964 / 1968 yılları arasında Konya Yüksek İslam Enstitüsünü bitirdi.

GÖREVİ: Kırk iki yıl.

KAÇ YILI İDARECİLİK: 1975 yılında başladığı idareciliği emeklilik tarihine kadar götürdü.

EMEKLİLİK TARİHİ: 2010.

EDEBİ HAYATI: Görünüşte edebi hayatı yoktur. Aslonan bu değildir. Kırk iki yıllık görevinde, yüzlerce kişiye yön verdi. O bir edebiyat sevdalısı. Binlerce öğrencisi içindeki şiire, sanata meyilli olanları bildi, tanıdı. Her fırsatta korudu. Yüzlerce edebiyatçının  yetişmesine öncü oldu.

KOCA MÜDÜR: 28 şubat sürecinde, öğrenci sayısı on binin üzerindedir. Dört yüz elli öğretmen ve yirmi yedi müdür yardımcısının başıdır Koyuncu Hoca. İl ve İlçelerin okul müdürlerini zaman zaman toplar vali. Yine toplantının yapıldığı bir gün, Vali Mustafa Hocayı işaret eder: "Koca müdür, kalkar mısın. Andırın kaymakamı sen de kalkar mısın? İşte bu adamın nüfusu, senin (Andırın'ın) nüfusundan fazladır. Senin nüfusun yedi bin, Koca Müdürün nüfusu on bin."  Bu olaydan sonra, Mustafa Koyuncu "Koca Müdür" diye sıfatlanır.   
TEFTİŞ: 15-20  kişilik bir gurup yirmi sekiz şubat sürecinde teftişe gelirler. Ramazan ayı boyunca Maraş’ta kalırlar. Koyuncu Hoca İmam Hatip Lisesinin Müdürüdür. Lisede;  Meslek dersi hocalarından başka Türkçeci, matematikçi, edebiyatçı ve Fransızcacı tesettürlü öğretmenlerdir.
Müfettiş başı:  "Haydi, meslek dersleri öğretmenlerini  anladık, diğer derslerin hocalarının bir kısmı da tesettürlü. Bunların başlarını açtıracaksın. Öte yandan kız öğrencilerin tümünün başı kapalı. Bunların da başlarını açtıracaksın", der.  
O öğretmenleri çağırır: "Size tesettürü açacaksınız diyemem, özgürsünüz. Fakat çıkarılan genelge de işte". 

Koca Müdür olarak ünlenen Koyuncu hoca müfettişlere: 
Bir tarafta 15 kişi, diğer tarafta zor durumda olan Koyuncu hoca. Mustafa Koyuncu. "Kimseyi zorlayamam", diye düşünür. Müfettiş başı diretince de: "Ben bir idareciyim, baskıcı değilim. Genelge özgürlüğü engelliyor.  Benim müdürlüğümü alırsınız….. ama öğretmenliğim kalır. Başka bir okulda devam ederim. Efendim, bu hanımlara başınızı açınız diyemem. Buyurun siz deyin, siz açtırın. Eğer açacaksınız, dersem, adım; Koca Müdür yerine, Gavur Müdür olur. Benden lütfen böyle bir şey istemeyin.  Ben,  Emr-i İlahiyeye inanıyorum.
“Sizin kaldığınız otelin yanı başında bir heykel var. Sütçü İmam olayını yorumlar. Tesettürlü Müslüman iki kadına saldıran Fransız-Ermeni askerlerine ilk kurşunu atan Sütçü İmamı… Sütçü İmam böyle yapmakla yalnız Maraş’ın değil, Türkiye’nin savaşını başlatır.  Kurtuluş savaşı bu olaydan sonra başlamıştır. Siz bu tesettürün arkasında benim değil, tüm Maraş halkının olduğunu düşünün. Bu bayanların örtüsüyle uğraşmakla Maraşlıya savaş  açıyorsunuz. ”  
İşte bu tartışmanın neticesi:  Günler sonra rapor gelir.  “Her şey yolunda, ama kılık kıyafete biraz dikkat edilmeli", ibaresi dikkat çeker raporda.

TEHLİKELİLER: Demirel reisi cumhurdur. Maraşa geliyor. İleri gelenler Cumhurbaşkanının yanında. Dört isim var şehrimizde görevinden alınması gerekenler. Bu isimler Cumhuriyetin ilkelerine ters. Bunların muhakkak alınması gerekir. İsimler: 1. Mustafa Koyuncu (İmam Hatip Lisesi Müdürü), 2. Ali Sezal (Belediye başkanı), 3. Vali (Atilla V), 4. Müftü. Temizlik listesi; 11 Şubatta Demirel’e verilir. Demirel, yirmi dört saat süre ister Mustafa Koyuncu’nun alınması için. Evet, hocanın  13 Şubatta görev yeri değiştirilir. Ama yine idarecidir. Yalnızca bir liseden alınarak başka bir liseye verilmiştir.

SENİ KORUYAMADIM: "Seni koruyamadım, dedi vali Mustafa Koyuncuya makamında. Bu yüzden hayıflandım". Vali de biliyordu ki, Maraş’ta  böyle idarecinin yetişmesi biraz zor. Biraz değil, çok zor. on bin kişiyi eğitiyordu. Yüzlerce öğretmen. Bir gün sonranın proğramını geceleri düşünerek kuruyordu.  

------------------------------------------------------------------------------- 

ANILARINDAN 

Bir gün yolda yürürken iri bir adam hocaya koltuk atar ve koluna girer. Hoca şaşkındır, bir o kadar da heyecanlı
"Beni tanıdınız mı?" der adam.
"Hayır." 
mustafa koyuncu - maras ile ilgili görsel sonucu"Ben sizin öğrencinizim. Hani saçlarım çok uzundu ya! Beni uyardınız, ama ben aldırmayınca saçıma makas attınız. Saçımı sağ tarafa atınca makas izi kapanıyordu. Günler sonra yine traş olmamı söylediniz. Ben de; param yok deyince, bana yirmi lira verdiniz. İki liraya traş oldum. On sekiz lira cebimde kaldı. Kendimi zengin sanıyordum." diyor adam.



-------------------------------------------------------------------------------